En Kârlı Yatırım Gençliğe Yapılandır

“Gençlerin yetişmesine önem veriniz; çünkü bu yolda en küçük ihmâl ülkenin yapısını ve geleceğini yok eder.” (Aristoteles)

Dünden bugüne zuhur eden bütün dünya görüşleri içerisinde, gençlere ve gençliğe dair düşünceler görürüz. Çünkü fikir adamları, gençleri dünya görüşünün hâdimi ve onu sürdürecek, geleceğe aktaracak bir güç olarak görür. Genç, Farsça’da “hazine” demektir ve fikir adamları bu hazinenin farkındadırlar.

Fikir adamları kurdukları dünya görüşleri içerisinde gençleri ve gençliği bir isim altında müşahhaslaştırır ve onun üzerinden bir ideal çizer.

Yukarıda Aristotales’ten aktardığımız ifadeye binaen hepimiz, “Bugün gençlik (hazine) nerede ve bu hazine nerede harcanıyor?” sorusunu sormalıyız.

Bilindiği üzere karakter oluşumu erken çocukluk döneminde (6-7 yaş) oluşur. Yani diğer bir tabirle ferdin eğitimi anne karnında başlar, aile içinde sürdürülür. Bu eğitim, okul ve toplum ile daha kalıcı hâle gelir ve bir anlayışa dönüşür. Bunun toplamına da “nesil” denir.

Her nesil bir önceki neslin özlemini duyar. “Eskiden gençlik böyle değildi.” minvalinde söylemler ile sık sık karşılaşırız. Bu cümle, her nesil tarafından bir sonraki nesle ithafen ısrarla kurulur. Bu cümlenin kurulmasının bir çok sebebi var; ama şahsi kanaatim, nesillerin değiştikçe bir şeyleri de kaybetmesi…

Bugün dünya o kadar hızlı ve pervasız dönmeye, zaman o kadar hızlı akmaya başladı ki, eskiden seneler süren ve ağır ağır gerçekleşen oluşumlar, değişimler bugün bir anda olup bitiveriyor.

Şüphesiz biz gençler de bu mihraksız ve mesnetsiz hızdan payımızı almış durumdayız.

Hâlihazırdaki dünya görüşünün etkisi ile gençlik ruhsal olarak kısırlaştırılıyor.

Gençler de dahil herkes bunun farkında; fakat bugün çözüm odaklı işler yapılmıyor. Sadece çözüm olduğu iddia edilen “yenilikler” yapılıyor. Bunlar da köklü bir değişimi getirecek şeyler olmadığı için yalnızca mevcut olanı canlandırmaya yarıyor ve işleri içinden çıkılamaz bir hâle getiriyor.

Bugün, “şöyle olun”, “böyle olun” demekle hiçbir şeyin olmadığı ve bu şekilde devam edildiği takdirde hiçbir şeyin olmayacağı aşikâr; zira aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemek ahmaklıktır.

Hızlı akan bir nehir düşünelim. Bu nehirden enerji üretmek için üstüne bir baraj yapmak icab eder; fakat ilk olarak bu nehrin farkında olmak, ardından nehrin akışına ve hacmine bakmak lazımdır. Tüm bu şartlar göz önünde bulundurulduğunda barajın “nasıl” yapılacağı hakkında bir fikir sahibi olunabilir… Sonrası ise inşaya yönelik faaliyet.

İlk başta biz gençlerin madde planında değil ruh planında kurtulması gerekir. Çünkü bugün bize ruhsal başıboşluk bir “anlayış” olarak dayatılıyor. Ruhta boşluğa düşen, maddeyi de fethedemez. Sadece doktor olmak, mühendis olmak; araba, uçak, gemi üretmek değil, bir ideale bağlı olarak bunları yapmak önemli ve değerlidir. Bu ruhî boşluğun çözümü, karşı bir anlayış geliştirmek ile mümkündür; fakat bu anlayış yalnızca reaksiyon olarak kalmamalı, bizzat taarruz aracı olmalıdır ve bu anlayışı Büyük Doğu-İBDA dünya görüşünü örgüleştiren iki büyük mütefekkir inşa etmiştir.

Bugünkü en büyük sıkıntımız idealsizliğimizdir. Geri kalan her şey sadece işin amelelik kısmı ve kolay…

Bu olayı millî takım üzerinden düşünelim. Euro 2020 eleme gruplarında millî takım büyük bir başarı gösterdi ve Euro 2020’ye katılmaya hak kazandı. Bunu genç jenerasyon ile yaptı.

Burada dikkat edilmesi gereken şey, önceden millî Takım nezdinde çok konuşulan “para” nın bu sefer konuşulmamasıdır. Bu sefer para yerini mücadeleye, fedakarlığa ve azme bıraktı.

Kanaatim, bu mücadelenin ve ardından bu başarının bir ideale bağlı olarak yapıldığı yönünde. Çünkü ideal sahibi olmak, insana insanüstü bir  güç verir.

Millî takımın müsabakalarını yaptığı sırada ülkemizin, askerimizin yürüttüğü Barış Pınarı Harekâtı ve bu iki mücadelenin de birbirini destekler vaziyette olması Müslüman Anadolu halkını tek yumruk hâline getirdi ve gücümüze güç kattı.

Biz dünyada hiçbir ülkenin sahip olmadığı bir hazinenin üstünde oturuyoruz. İyinin, doğrunun, güzelin peşinden giden ideal bir gençliğe yapılan yatırım, bütün yatırımların üstündedir.

 

Aylık Dergisi 183. Sayı, Aralık 2019

 

 

 

 

Authors

Bir yanıt yazın