Din eğitimi camiasının değişik fikirler arasında bir dağınıklık ve savrukluk yaşadığı, Ehl-i Sünnet ile Ehl-i Bid’at ayrımını yapmakta zorlandığı bu ortamda, Üstad’ın yıllar önceki hitabesinin günümüze de ışık tutucu olduğunu görmekteyiz. Batıcı-seküler rejimde yaşamanın verdiği mihraksızlıktan dolayı bu camianın bir kısmının ilimperestlik denen bir anlayışla Necip Fazıl’ı değerlendirdiğini de biliyoruz. İslâm’ın arınma ve hamle çağında, …
