Bir aralar bir show programında bir karakter, birbiri ile tezat şeyleri aynı anda isteyen bir tiplemeyi canlandırıyordu. Söz gelimi “yaşamak istiyorum ama nefes almak istemiyorum”, “sürekli yemek yemek istiyorum ama hiç kilo almak istemiyorum” gibi laflar ediyor, izleyici de bu cümlenin yarısının diğer yarısını nakzettiği sözleri duyup bu saçmalığa gülüyordu. Şimdi uzun zamandır aynı türden …
Mesnevî hikâyeler –III-
Mesnevî’den hikâyeleri alâkanıza sunmaya devam ediyoruz. Aylık Dergisi’nin sayfalarında Mesnevî’den iki hikâyeyi paylaşıp, onu kendi zaviyemizden yorumlamaya çalışmıştık. Bu kez de Deve ile Fare’nin ibretlik hikâyesini ilginize sunup, yorumluyoruz. Deve ile Fare Küçük bir fare kocaman bir devenin yularını kapmış, eline almış, kurula kurula gidiyordu. Deve, kendi huyu, uysal tabiatı yüzünden, onunla yol alıp giderken …
Bir Malcolm X portresi
Gerçekten de çocukluğundan, son anına kadar hayatı savaşarak geçmiştir. Malcolm, Earl (babası) Louise (anası) çiftinin dördüncü çocuğu olarak Omaha’da doğdu. Babası Earl, “Pan-Afrikanizm” gayesi güden politik bir cemiyete mensuptu. Aile “beyazlar seçkindir!” mantalitesiyle hareket eden “Ku Klux Klan” isimli siyahî karşıtı, “gizli bir” örgütün saldırılarına zaten maruz kalıyordu. Malcolm’ün babası bu cemiyetin mensupları tarafından gaddarca …
Dünya hiç olmadığı kadar küresel çöküş tehdidi altında
Modern Çağ ve Endüstriyel Uygarlık birbirine bağlı iki temel üzerinde yükselir: Bunlardan birisi ulus devlet, diğeri de dünya çapında örgütlenmiş, sınırsız esnekliğe, değişim ve uyum kapasitesine sahip kapitalist sistemdir. Sistemin idaresi global sermaye oligarşisinin tekelindedir. Sıradan insanların hakkında hiçbir şey bilmedikleri, ciddi iktisat eğitimi almış kişilerin bile ekonomik kavramların karmaşıklığı içinde kaybolup gittiği, …
Dans eden ressam Jackson Pollock
Jackson Pollock (1912-1956) için, Amerikan sanat kültürünün ehemmiyetli isimlerinden bir tanesidir. Ressam Pollock, resim yaparken icat ettiği “damlatma tekniği”yle dikkatleri üzerine çekmiştir. “Damlatma” derken ne kastediyoruz? Sanatçı, yeri “şövale” gibi kullanmıştır. Yâni koca tuval bezini yere serip, fırlatma, damlatma ve serpiştirmek suretiyle resim yapmıştır. Pollock’un bir zamanlar tutkuyla yaptığı resimler, sonradan kaotik bir hâle evrildi. …
Şam Ulu Camii
Şam Emeviye Camii olarak da bilinen Şam Ulu Camii’nin bulunduğu sahada M.Ö 1. yüzyılda Romalılar tarafından yapılmış tapınaklar yer alıyordu. 379-395 yılları olan Theodosios döneminde de Aziz Yohannes (Hz. Yahyâ) Kilisesi bulunuyordu. Hıristiyanların ibadetleri için kullanılan bu kilise 635 yılında Ebû Ubeyde b. Cerrâh’ın komutasında Şam’ın fethedilmesiyle camiye çevrilmiştir. Şam Ulu Camii, aslını 705-715 yılları …
Ulusal ve küresel sosyal politika tartışmaları
Sanayi Devrimi sonucunda gündeme gelen sosyal politika, dar anlamda işçi sınıfının sorunlarına çözüm bulmak amacıyla ortaya çıkmıştır. Zamanla sosyal politikanın kapsadığı alan genişlemiş, eğitim, sağlık, ekonomi, sosyal güvenlik vb. alanları da kapsar hale gelmiştir. (Özaydın, 2008: 165). Bu dönüşümün başlıca sebeplerinden biri de küreselleşme hadisesidir. Küreselleşme kavramı, sınırların ortadan kaldırılması, toplumlar arası farkların en aza …
Yazı yazamayan yazar
Gördüğünüzde, sokaklarını ve caddelerini dolaştığınızda yüzünüzü güldüren, sizde tatlı bir tebessüm bırakan şehirler, semtler, mahalleler vardır. Üsküdar da bunlardan biridir. Benzetmek gibi olmasın, ama bir insan gibi, kendine has bir karakteri vardır. Evvela ağırbaşlıdır, en azından uzun bir zaman böyleydi. Kim bilir hâlâ böyle kendinden emin ve şahsiyetini koruyan yerleri vardır. Üsküdar’ın kendine has bir …
Gelecek yeni kültür
Modern toplumun dayandığı ahlâkî kurallar ve modern dünya görüşünün yayınlamasını temin eden yapısal formlar, yüksek bir medeniyetin erdemleri yahut evrensel değerler olarak tüm insanlığa dayatılan normlar, söylendiği gibi hiçbir zaman evrensel değer falan olmadı. Yeryüzünü kendi tapulu malı gibi gören, dünyayı tüm üstündekilerle birlikte yutmaya hazır vahşiler sürüsüne, Protestan ahlâkı ve kapitalist ruhu benimsetme yolunda …
Schrödinger’in “Doğa ve Yunanlılar & Bilim ve Hümanizm” isimli eseri üzerine
2000 yılında vizyona girmiş olan “Bir Rüya İçin Ağıt” (Requiem for a Dream), Hollywood’un uzun süre dünyaya sunduğu Amerikan rüyasına yönelik sert bir eleştiri filmidir. İnsanların rüyalarına ulaşmak için çabalayan, mutlu, kendinden emin ve hayatların garanti altında olduğu bir Amerika’dan; hayatın anlamsızlaştığı, uyuşturucu ve televizyon bağımlılığı neticesinde insanların ne yaptığını bilmez hale geldiği bir Amerika’ya …